Genel

SADDAMIN ALTINLARI NEREDE?

SADDAM’IN ALTINLARI NEREDE? Tüm dünya, ABD askerleri tarafından 11 Türk askerinin başına çuval geçirilmesi hadisesini konuşuyordu. İstanbul Beykoz’da tenha, şehirden uzak bir çay bahçesinde, bahçenin en ücra köşesindeki masada konuşulan da çuval hadisesiydi: “Efendim sizi yeniden görmek çok güzel…” “Seni de öyle Galip, seni de…” “Elimize, Amerikalıların altınlardan vazgeçecekleri kadar büyük bir koz almalıyız, çuval olayı ile sınırlı kalmayacak verecekleri karşılıklar” “Ben de seni bunun için çağırdım Galip. Amerikalılar o altınlardan vazgeçmez. Yani öyle bir koz bulmamız imkansız. Tek çaremiz altınları Irak’ta bırakmak. Saddam’ın emanetlerini, Saddam’ın emanetçilerine bırakıp yurda dönmek…” Yaşlı adamın son cümleleri, o cümleleri sarf ederken yüzünde oluşan gülümsemeyle birleşince, Galip’in bütün planı anlamasına yetmişti. ABD ASKERLERİ ALTINLARIN PEŞİNDE Üç gün sonra Irak’ta büyük bir çatışma yaşandı. ABD devriye birlikleri olay mahalline gelene kadar çatışma bitmiş, yirmi dört Türk askeri ile Saddam Hüseyin’in ordusuna bağlı yetmiş altı asker ölü olarak bulmuştu. Bütün işaretler, yaşanan çatışmanın; Irak askerlerinin Türk askerlerine saldırması ve Türklerin canları pahasına karşılık vermesi sonucunda yaşanmış olduğunu gösteriyordu. Türkler canları pahasına neyi koruyordu? Ne için ölmüş, neden korudukları şeyi kurtaramasalar da en azından canlarını kurtarmaya çalışmamışlardı? OPERASYONDAN SONRA “Efendim, emanetler ülkeye giriş yaptı. Turan Özel Timi, çatışma bölgesinden aldığı altınları, ülkeye nakledecek olan birime ulaştırmayı başardı. Güvenli bölgeye naklediliyorlar” “Çok iyi iş başardınız aslanım. Amerikalıların duruma dair hep bir şüpheleri olacak. Hatta bilecekler altınların gerçek akıbetini. Ama artık en azından karşılarına geçtiğimizde top çevirmek için yeterli alanımız var. Elimizdeki kozlar şimdi çok daha fazla işe yarar hale geldi.” “Amerikalılar, çatışmada ölen askerlerin naaşlarını teslim etmeyi kabul etti. Bu, en azından şimdilik onların bizim askerlerimiz olduğuna inandıklarını gösteriyor. Topu sorunsuz bir şekilde Saddam’a geri yollamayı başardık. Tabi ki içi boş bir şekilde…” “O aslanları yurda döndüklerinde bana getir Galip. Emanetleri gönderen o aslanları getir ki alınlarından tek tek öpeyim…”   Sınırsızlar-Gizli Dosya Kitabından özetlenmiş alıntıdır..